Millî Eğitim Bakan Yardımcısı Mahmut Özer, TIMSS 2019 sonuçlarına ilişkin bir gazetenin sorularını yanıtladı. Röportaj şöyle: 

 

MEB Bakan Yardımcısı Mahmut Özer:  Teşekkür ederim. Bildiğiniz gibi TIMSS araştırması, Uluslararası Eğitim Başarılarını Değerlendirme Kuruluşu (IEA) tarafından dört yıllık aralıklarla yapılan uluslararası bir araştırmadır. TIMSS, 4 ve 8. sınıf düzeyindeki öğrencilerin matematik ve fen alanlarındaki başarılarını değerlendirmekte olup PISA araştırmasından farklı olarak müfredata çok daha bağlı bir araştırmadır. Türkiye TIMSS araştırmalarına 1999 yılından itibaren farklı sınıf düzeylerinde katılmaktadır. Türkiye önceki döngülerde sadece 8. sınıf düzeyinde katılmıştı. 2011 yılından itibaren düzenli bir şekilde hem 4. sınıf hem de 8. sınıf düzeyinde katılım göstermektedir.

 

MEB Bakan Yardımcısı Mahmut Özer: Önemli olan, yıllara göre alınan puanlardaki iyileşmedir. Elbette, sıralama da önemli, zaten puanlardaki artış sıralamalarda da yükselişi beraberinde getiriyor. Ancak bu tip araştırmalarda puan ve sıralamanın ötesinde değerlendirilmesi gereken başka boyutlar da var. Örneğin, üst ve ileri yeterlik düzeylerindeki öğrenci oranları çok önemli. Diğer ülkelere göre bu yeterlikler düzeylerinde öğrenci oranlarında karşılaştırma yapmak gerekiyor. Bir diğer önemli parametre ise alt yeterlik düzeyine ulaşamamış öğrenci oranı ve sosyoekonomik seviye ile ilişkileri. Bu da önemli bir gösterge. Ayrıca bölgeler arası başarı farkları da önemli bir başlık. Kısaca, araştırmanın sağladığı sonuçları tüm boyutları ile...

 

MEB Bakan Yardımcısı Mahmut Özer: Evet. Türkiye'nin sıralamalarında önemli artışlar görüldü. Örneğin, 8. sınıf düzeyinde Türkiye, 39 ülkenin katıldığı matematik uygulamasında 2015 yılında 24. sırada yer alırken 2019 yılında 20. sıraya; fen uygulamasında ise 2015 yılında 21. sıradan 2019 yılında 15. sıraya yükseldi. Matematik alanında Türkiye 18 ülkeden daha başarılı oldu ve Norveç, İsveç, Portekiz ve İtalya ile benzer düzeyde performans gösterdi. Fen başarısında ise Türkiye'nin geride sağlıklı bir şekilde değerlendirmemiz gerekiyor.

 

MEB Bakan Yardımcısı Mahmut Özer:  Türkiye, puanlarında oldukça önemli artışlar sağladı. Türkiye 8. sınıf düzeyinde fen alanında ilk kez TIMSS uygulamalarında sabit başarı ölçüsü olarak kabul edilen ölçek orta noktanın (500 puan) üzerine çıkarken matematik alanında puanını artırarak orta nokta seviyesine ulaştı. Başka türlü söylersek, Türkiye, 2015 yılında 458 olan 8. sınıf matematik puanını 38 puanlık artışla 496'ya yükseltti. 2015 yılında 493 olan 8. sınıf fen puanını ise 22 puanlık artışla 515'e yükseltti. Bunlar çok önemli artışlar. Diğer taraftan Türkiye'nin 4.sınıf matematik alanında puanı 523, fen alanında ise 526 puan olarak gerçekleşti. Dolayısıyla, 4.sınıf düzeyinde ilk kez her iki alanda da 500 puanın üzerine çıktı. İyileşme tüm bölgelere yansıdı. 

 

MEB Bakan Yardımcısı Mahmut Özer: Tüm bu iyileşmeler, yüksek yeterlik düzeyindeki öğrenci oranlarımızda da kendini gösteriyor. İleri yeterlik bıraktığı ülkeler arasında İtalya, Norveç, Fransa ve Yeni Zelanda da bulunuyor. Türkiye, 4. sınıf düzeyinde matematik uygulamasında 2019 yılında 58 ülke arasında 23. sıraya; fen uygulamasında ise 58 ülke arasında 19. sıraya yükseldi. Gösterdiği performans ile Türkiye'nin, 4. sınıf düzeyi matematik alanında daha başarılı olduğu 28 ülkenin arasında Kanada İspanya ve Fransa da bulunuyor. Fen alanında ise Türkiye; İtalya, Portekiz, Fransa ve Belçika (Flaman Bölgesi'nin de bulunduğu 29 ülkeden daha başarılı oldu. Düzeyindeki öğrenci oranlarına göre yapılan sıralamalarda Türkiye'nin konumu puanlara göre yapılan sıralamalardan çok daha yüksek. Örneğin Türkiye, 4. sınıf fen alanında başarı sıralamasında 58 ülke arasında 19. sırada yer alırken ileri yeterliğe sahip öğrenci oranlarına göre yapılan sıralamada 9. sıraya yükseliyor. Bunlar oldukça sevindirici sonuçlar. 

 

MEB Bakan Yardımcısı Mahmut Özer: Bildiğiniz gibi son onlu yıllarda eğitime çok büyük yatırımlar yapıldı. Yapılan derslik sayısından atanan öğretmen sayısına ve okulların altyapılarına yapılan yatırımlara kadar çok önemli destekler sağlandı. İyileştirmeler eğitimin birçok alanında birlikte gerçekleştirildi. Diğer taraftan müfredatta iyileştirmeler yapıldı. Türkiye'nin okullaşma oranlarında çok önemli iyileşme sağlandı. Öğrenci sayısında çok önemli artışlar sağlandı. Yaklaşık 18 milyon öğrencinin olduğu bir eğitim sisteminden bahsediyoruz. Böylesine büyük bir ölçeğin elbette sorunları olacaktır. Bakanlık olarak tüm alanlarda sürekli iyileşme sağlamaya çalışıyoruz. PISA ve TİMSS olmak üzere aldığımız sonuçlar, eğitimde iyi şeyler olduğunu, çoğu kez ifade edildiğinin aksine, eğitimin çoğu göstergede iyi durumda olduğunu ve iyileşmenin devam ettiğini, arttığını ve tüm bölgelere yayıldığını göstermesi açısından çok önemli. Örneğin, OECD' nin PISA 2018 raporu da 2003 ile 2018 yılları arasında 15 yaş grubu öğrenci sayısında önemli oranda artış olmasına rağmen matematik okuryazarlığı, fen okuryazarlığı ve okuma becerilerinde performansında en büyük iyileşmenin gerçekleştiği tek ülkenin Türkiye olduğunu gösteriyor. Bir diğer deyişle, Türkiye'nin eğitimde gösterdiği iyileşmeyi uluslararası öğrenci başarı araştırmaları da teyit ediyor. Bu açıdan gelinen nokta gelecek açısından oldukça umut verici. Bakanlık olarak daha iyi olmak için çaba sarf ediyoruz. 

TIMSS sonuçlarına genel olarak baktığımızda tüm göstergelerde çok önemli iyileşme olduğu görülüyor. Evet. TIMSS 2019 sonuçları eğitimde yıllardan beri süren iyileşme eğiliminin ivmesi artarak devam ettiğini gösteriyor. Burada değinilmesi gereken bir diğer önemli nokta, sağlanan iyileşmenin tüm bölgelerimize yansımış olması. Bu oldukça önemli bir başarı. Bu süreçler elbette çok büyük emek gerektiriyor. Bu vesile ile TIMSS 2019 sürecinin basan ile tamamlanmasında büyük emek veren Ölçme Değerlendirme ve Sınav Hizmetleri Genel Müdürümüz Sadri Şensoy. Temel Eğitim Genel Müdürümüz Cem Gençoğlu ve çalışma arkadaşlarına, 81 il müdürümüze, okul yöneticilerimiz, öğretmenlerimiz ve öğrencilerimize teşekkür ediyorum. Diğer taraftan, TİMSS 2019 değerlendirme raporunu hazırlayan arkadaşlarımıza ve değerlendirme raporlan danışma kuruluna şükranlarımı sunuyorum.