Etkinlikte konuşan Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer, ülkelerin en kalıcı sermayesinin beşeri sermaye olduğuna işaret ederek bu sermayenin niteliğini artırmadaki en önemli enstrümanın eğitim olduğunu vurguladı.

 

2000'li yılların başlarına ait verileri paylaşan Bakan Özer, 2000'li yılların başında 5 yaştaki okullaşma oranlarının yüzde 11, ortaöğretimde yüzde 44 olduğunu hatırlattı. Son 20 yılda eğitim alanında seferberlik gerçekleştirildiğini ifade eden Özer, bu seferberlik sayesinde 5 yaştaki okullaşma oranlarının yüzde 99'a çıktığını belirtti. Özer, "İlkokul yüzde 99.63, ortaokul yüzde 99.44, ortaöğretim ise yüzde 44'ten yüzde 95'e çıktı." dedi. Bu dönemde ilk kez Türkiye'de ekonomik gelirlere ve cinsiyete bakılmaksızın çocukların eğitimde okullaşma imkânına kavuşturulduğunu kaydeden Özer, "İşte bu, Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde son yirmi yılda yapılan seferberliğin bir sonucudur. Sayın Cumhurbaşkanımıza yapmış olduğu tüm destekler için, bütçede her zaman Millî Eğitim Bakanlığına en büyük payı ayırdığı için en içten şükranlarımı sunuyorum." diye konuştu.

 

Özer, Millî Eğitim Bakanlığı olarak öğrencilerin nitelikli eğitim alabilmeleri için gece gündüz çalışıldığının altını çizerek bölgesel farklılıklar ve okul türü farklılıkları olmadan öğrencilerin en nitelikli eğitime erişmeleri için çaba sarf ettiklerini söyledi.

 

Özer, sözlerine şöyle devam etti: "İşte burada bu çalışmalarda en önemli kurumlardan biri de bilim sanat merkezleri (BİLSEM). Biliyorsunuz BİLSEM'lerde özel yetenekli öğrencilerimize yeteneklerini geliştirmek için destek veriyoruz. Hem akademik becerilerini hem de görsel sanatlar ve müzikle ilgili becerilerini geliştirmek için çok ciddi destekler sağlıyoruz. Millî Eğitim Bakanlığı olarak BİLSEM'lere erişimleri kolaylaştırmak için 185 BİLSEM sayımızı, 2022 yılında 379'a çıkardıık. İstediğimiz, tüm öğrencilerimizin kolay bir şekilde BİLSEM'lere erişimini sağlayabilmek. 2023 yılında size sürprizimiz var: Tüm ilçelerimize BİLSEM kuracağız. Böylece, öğrencilerimizin otuz kilometre, elli kilometre, yüz kilometre uzaktaki BİLSEM'e değil, bulunduğu ilçedeki BİLSEM'e erişebilmesini sağlayacaksınız."

 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın çerçevesini çizdiği 'Türkiye Vizyonu'nun en önemli unsurlarından birinin bu olduğunu anlatan Özer, önem verdikleri bir diğer konunun da fikrî mülkiyet ve sınai haklar olduğunu kaydetti. Ülkelerin kalkınmasındaki en önemli bileşenin patent, faydalı model, marka ve tasarımla ilgili fikri mülkiyet kültürünün tüm eğitim kurumlarında yaygınlaşmasını sağlamak olduğun da altını çizen Bakan Özer, sözlerini şöyle sürdürdü: "Son 10 yılda fikrî mülkiyet bağlamında Millî Eğitim Bakanlığının tescilini almış olduğu ürün sayısı, yıllık 2,9; yani yüzde 3'tür. Biz Türkiye Patent ve Marka Kurumuyla iş birliğine gittik. Çok ciddi bir eğitim seferberliği gerçekleştirdik ve 2022 yılında 7 bin 500 ürünün tescili için çaba sarf ettik 2022 yılının sonunda 8 bin 300 patent, faydalı model, marka ve tasarımın tescilini almış bulunuyoruz. Bunların 162'sini de ticarileştirebildik. Yani Millî Eğitim Bakanlığı bir taraftan eğitimin niteliğini artırırken diğer taraftan inovatif girişim kapasitesini artıracak şekilde de okullarımızı desteklemeye devam ediyor."

 

TÜBİTAK iş birliğinde yapılan Lise Öğrencileri Ulusal Öğrenci Kongresi ve  Poster Sunumu Yarışması'nda matematik ile çevre ve iklim değişikliği olmak üzere iki önemli başlık olduğunu vurgulayan Özer; Türkçe, yabancı dil ve matematik eğitiminin Bakanlığın öncelikli alanlarından olduğunu söyledi. Çevre ve iklim değişikliği konusunun da eğitimin ana omurgasında yer aldığını ifade eden Özer, öğrenci kongresinin konularının Millî Eğitim Bakanlığının öncelikleri ile örtüştüğünü aktardı.

 

Sürece desteği nedeniyle TÜBİTAK Başkanı'na ve emeği geçen herkese teşekkür eden Özer'in bir de önerisi oldu: Etkinliğin her ay yapılmasını öneren Özer, "İnşallah, her ay 81 ilden lise öğrencilerimizi Ankara'ya getirelim. Kültürel, sanatsal etkinliklerle buluşturalım. Aynı zamanda tematik bir konuda da bir çalıştay yapalım." dedi.

 

TÜBİTAK tarafından 10-30 Kasım 2022 tarihleri arasında başvuruya açılan Lise Öğrencileri Ulusal Öğrenci Kongresi ve Poster Sunumu Yarışması'na 337 okuldan 1.213 öğrenci; 489'u çevre ve iklim değişikliği, 177'si matematik alanında olmak üzere toplam 666 proje ile başvuru yaptı.

 

Ön değerlendirmesi TÜBİTAK seçici kurulunca yapılan 98 proje, açılışı yapılan final etkinliği kapsamında poster sergisine davet edildi.

 

Poster sergisine davet alan Çevre ve İklim Değişikliği alanından 15, Matematik alanından 15 proje, derece için finalde yarışacak.

 

Yarışma sonucunda birinci olan projeye ilerde yapacaklara çalışmalara katkı sağlamak üzere 12 bin 500, ikinci projeye 10.500, üçüncü projeye 8.000 lira para ödülü verilecek.

 

Yarışmanın ödül töreni 28 Aralık Perşembe günü gerçekleştirilecek.

 

Etkinlik süresince final etkinliğine davet edilen posterlerin sergisi ve yarışmalar, ziyarete açık olacak.

 

26-28 Aralık 2022 tarihleri arasında gerçekleşecek öğrenci kongresi ve poster sunumu yarışması ile öğrencilerin bilimsel düşünme, araştırma yapma, akademik çalışmalara altyapı oluşturabilecek analitik düşünme becerilerini geliştirme ve bilimsel gelişmelerin paylaşılacağı platformların oluşturulması amaçlanıyor.

 

Millî Eğitim Bakanlığının öğrencilere 21. yüzyıl yeterliliklerinin temelinde yer alan girişimcilik ve üretkenlik koşullarını en verimli biçimde kullanabilecekleri eğitim ortamlarını sunma hedefi doğrultusunda TÜBİTAK iş birliği ile gerçekleştirilen Lise Öğrencileri Ulusal Öğrenci Kongresi ve Poster Sunumu Yarışması'yla öğrenciler, kendilerini ifade edebilecekleri ve sosyal duygusal becerilerini geliştirebilecekleri ortamlarda yer alıyor.

 

Lise Öğrencileri Ulusal Öğrenci Kongresi ve Poster Sunumu Yarışması'nda gençler bilim insanları, akademisyenler ve yeni teknolojilerin araştırma alanlarına yönelik çalışmalar yapan sektör temsilcileri ile de bir araya geliyor.