Bakan Yusuf Tekin, Bosna Hersek ziyaretleri kapsamında başkent Saraybosna'daki Uluslararası Saraybosna Üniversitesini ziyaret etti.
Saraybosna Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Sevgi Kurtulmuş, Saraybosna Eğitimi Geliştirme Vakfı Başkanı Hasan Topaloğlu ve Büyükelçi Sadık Babür Girgin ile birlikte üniversitenin tanıtım programına katılan Bakan Tekin, ardından üniversitenin akademik yılı açılış töreninde konuştu.
Konuşmasında, Bosna Hersek'in Konjic ve Jablanica bölgelerinde meydana gelen seller nedeniyle geçmiş olsun dileğinde bulunan Tekin, Türkiye'nin bölgeye her anlamda yardımcı olacağını söyledi.
Uluslararası Saraybosna Üniversitesinin yeni akademik yılının hayırlı olmasını dileyen Tekin, Bosna Hersek ve Türkiye arasındaki iş birliğini ve kardeşliği geliştirmenin üniversitenin görevlerinden biri olduğunu aktardı.
Tekin, insan hak ve onurunun mükemmel şekilde tesis ve temsil edilebilmesinin yolunun yalnızca adaletin tüm yönleriyle ve bütün yaşam alanlarını kapsayacak biçimde teşekkül etmesinden geçtiğini belirterek sözlerine şöyle devam etti: "Adalet, içinde insanın bulunduğu bütün ilişkilerin temel belirleyicisi, o ilişkilerin hangi yönde karakterize olacağının ana parametresidir. İnsanın insanla, doğayla, toplumla, devletle ve devletlerin de birbirleriyle ilişkileri hep bu parametre ekseninde şekillenmek zorundadır. Adalet, bir bakıma hak ve sorumluluk diyalektiğidir ve yekdiğerine karşı sahip olunan haklar ile yekdiğerine karşı hissedilen sorumluluk arasındaki dengeyi oluşturur. Ortak bilincimizi oluşturan kimliğimizin de içinde neşet ettiği medeniyetimiz, söz konusu dengenin hangi ilke ve değerler doğrultusunda oluşması gerektiğini hem normatif düzeyde ortaya koymuş hem de farklı dönemlerdeki uygulamaları ile pratiğe geçirmiştir. Gücü, salt demire hükmetmekle elde edilen kaba kuvvet üzerine değil, hikmet ve adalete dayalı olarak inşa edilen insani kudret üzerine inşa etmiş bir gelenek."
Bugün medeniyet havzası olarak gördükleri yerlerde görece bir geri kalmışlık olduğunu aktaran Tekin, "Bizim medeniyet havzamızda yer alan ülke ve toplumların görece geri kalmışlığından kaynaklanan bu uzaklığın yol açtığı trajedilerin maliyetini ise yalnızca söz konusu ülke ve toplumlar değil, yeryüzünün tüm mazlum coğrafyaları ödemektedir." diye konuştu.
"Türkiye küresel sömürü düzenine baş kaldırmakta"
Tekin; askerî, sınai ve ekonomik gücü elinde bulunduran emperyal ülkelerin küresel düzeyde kurdukları sömürü düzeninin, kendi devamlılığını sağlamak ve yer altı ve yer üstü zenginliklerine ulaşmak için başka coğrafyaları talan edebildiğini, milyonlarca insanın ölümüne, evsiz kalmasına ve kitlesel göç hareketlerine neden olabildiğini söyledi.
Siyasal, ekonomik, kültürel, dinsel, ulusal sebeplerle ya da başka parametrelere dayalı olarak güçlünün konumuna göre şekillenen bir sömürü düzeni olduğunu belirten Tekin, şunları kaydetti: "Dünya barışını ve güvenliğini tesis etmek ve korumak amacıyla kurulduğu iddia edilen Birleşmiş Milletlerin yapısı bile bu gerçeği gayet açık bir şekilde ortaya koymaktadır. Dünya halkları arasında ekonomik, toplumsal ve kültürel bir işbirliği oluşturmak için kurulan BM dâhil birçok uluslararası örgüt, küresel dünyayı kendi çıkarları doğrultusunda yöneten ve yönlendiren ülkelerin vesayeti altında bulunmaktadır. BM'yi koordine eden beş ülke ile dünyanın geri kalanı arasındaki ilişkiler, söz konusu beş ülkenin ortak çıkarlarına ve hatta zaman zaman da bu ülkelerden herhangi birinin bireysel çıkarlarına göre tazmin edilmekte veya edilebilmektedir. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın her fırsatta söylediği üzere, 'Dünya, beşten büyüktür'. Bu söz, derin ve değerli bir tespiti yansıtmakta, küresel sömürü düzenine yönelik büyük bir meydan okumayı içermektedir. Türkiye bugün, müntesibi olduğu zengin medeniyetten ve tevarüs ettiği kadim geçmişinden aldığı ilham ve güçle küresel sömürü düzenine baş kaldırmakta, daha adil ve daha özgür bir dünyanın inşası için başta Filistin olmak üzere, dünyanın tüm mağdurları ve mazlumları adına mücadele bayrağını yükseltmeye, yüceltmeye çaba göstermektedir."
Güç ve çetin bir mücadele verdiklerini ancak başaracaklarına olan inançlarının tam olduğunu aktaran Tekin, "Tarihin uzun soluklu akışı içinde hep birlikte oluşturduğumuz zengin medeniyetimizin engin müktesebatı ve bizlere sunduğu ortak kimlik, ihtiyaç duyduğumuz her türlü değeri ve ilkeyi bünyesinde taşımaktadır. Türkiye olarak evrensel nitelikteki bu ilke ve değerleri baz alıyoruz, Bosna Hersek ve Balkanlar başta olmak üzere, tüm kardeş ülke ve coğrafyalarımızla olan gönül bağlarını yeniden ve güçlü bir şekilde tahkim ederek adil ve özgür bir geleceğe doğru birlikte yol almak istiyoruz." ifadelerini kullandı.
Tekin, konuşmasının ardından Uluslararası Saraybosna Üniversitesinin bursluluk sınavında başarı gösteren öğrencilere sertifikalarını verdi.