"Denizcilik Eğitimi Veren Ortaöğretim Kurumlarına/Kuruluşlarına Yönelik İş Birliği Protokolü" imza töreni, Millî Eğitim Bakanı Ziya Selçuk ile Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu'nun katılımıyla gerçekleştirildi.  

 

Törendeki konuşmasında, bu yüzyılın yeni tip koronavirüs küresel salgınıyla çok büyük bir değişimi beraberinde getirdiğini belirten Selçuk; dünyanın, bu değişimin gelecekte nasıl etki yaratacağını anlamakla meşgul olduğunu anlattı.

 

Mesleki ve teknik eğitimin, eğitim bileşenleri içinde ayrı bir yeri olduğuna işaret eden Selçuk, bu alanda iş gücünü ortaya çıkarmanın, eğitimle ekonominin bağlantısını güçlendirmenin ve bunu da demokrasiyle taçlandırmanın asli görevleri arasında yer aldığını söyledi. 

 

Mesleki eğitimin bünyesinde çağın ihtiyaçlarını ve sektörün gereksinimlerini barındırması gerektiğine dikkati çeken Selçuk, aksi hâlde verilen eğitimin sahici olmayıp boşa dönen bir kasnak gibi hareket edeceğini dile getirdi.

 

Bu ihtiyaçları tespit etmenin, çocukların gereksinimlerini saptamanın ve bu doğrultuda da eğitim ihtiyacını sektörün talebine göre dönüştürmenin vazifeleri olduğunu vurgulayan Selçuk, "Tam da bu vazife için buradayız. Sayın Bakanımız ile ekiplerimizle neye ihtiyaç varsa onu yapma gayretindeyiz. Bu konuda çok kararlı adımlar attık. Mesleki ve teknik eğitimde iş öncelikli okulların açılması ve bu sayede çocuklarımızın mezun olur olmaz ilgili sektörlerle buluşturulması noktasında çok özel bir çalışma yapıldı." ifadelerini kullandı.

 

Bu amaçla sektörle yüzlerce protokol imzalandığını aktaran Selçuk, bu protokolleri yakından takip ettiklerini söyledi.

 

Mesleki eğitimin bileşenlerinden birinin deniz ticaretiyle ilgili olduğunu anlatan Selçuk, şöyle devam etti: "Ülkemiz bu sektörün gelişmesi için hiçbir noksanlığa haiz değil. Bir ülkede bu sektörün gelişmesi için olması gerekenlerin belki fazlası var. Böyle bir durumda katma değeri artırmak ve daha yüksek bir fayda temin etmek için çağın ruhunu okuyup gereken değişikliklere derhal imza atmamız gerekiyor. 

 

Dünya ticaretinin çok büyük kısmının deniz ulaşımı vasıtasıyla yapıldığını düşünürsek bunun aynı oranda bizim okullarımıza, gemi sanayimize, mesleki eğitime ve mesleki yeterliliklerimize yansıması gerekiyor. Bunun için bakanlığımız bünyesinde denizcilik sektöründe çalışmak üzere yüksek teknolojiyle donatılmış iş gücü meselesi, bizim temel öncelikli meselelerimizden birisi. Bu bağlamda 48 mesleki ve teknik okulumuz var. Bunların tamamının yetkinliği, iş ve işlemleri bizim gözetimimiz altında. Bunlardan 6'sıyla ilgili bugün protokole imza atıyoruz. Bu 6 mesleki ve teknik Anadolu lisemizde yapılacak değişim ve dönüşümün protokolü bugün imzalanacak."

 

Denizcilik eğitimi veren okullarda öğretim programı ve eğitim materyallerinin, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ile belirleneceğini aktaran Selçuk, sözlerini şöyle sürdürdü: "Niye beraber belirleniyor? Çünkü bizler eğitimciler olarak sektörün öncelikli ihtiyaçlarını belki öngöremeyebiliriz, yeni değişimleri, makine ve diğer teçhizattaki, eğitim içeriklerindeki farklılıkları belki izlemekte gecikebiliriz. Bunun için Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığının birikimine ihtiyacımız var. Bu ihtiyacı karşılamak için birlikte yabancı dil ağırlıklı okullar kuruyoruz. Buranın altını çiziyorum. Çünkü denizcilik sektörü demek yabancı dil demek. Bizim çocuklarımızın çok rahat şekilde yabancı dil ağırlıklı denizcilik eğitimiyle ilgili mesleki ve teknik okullardan başarı ile mezun olması elbette mümkündür. Bunu çok kısa ve başarılı şekilde göstereceğiz." 

 

Bakan Selçuk, protokolle denizcilikle ilgili meslek derslerinde ihtiyaç duyulması halinde liman başkanlığı bünyesinde görevli denizcilik eğitimi alan personelin bu liselerdeki eğitime katkı sağlayacağını bildirdi.

 

Bu kapsamda, denizcilik alanındaki meslek liselerinde sadece Bakanlığın öğretmenleri ve eğitim kadrosuyla değil ilgili sektörün uzmanlarıyla eğitim verileceğini belirten Selçuk, okulların atölye ve laboratuvarların donatımı, öğrencilerin denizcilik işletmelerinde stajlarının desteklenmesi, liman başkanlığının denetimlerine katılım ile kıyı tesisleri ve gemi işletmeleriyle koordinasyon kurularak öğrencilerin liman ve gemi ziyaretlerinin sağlanacağını anlattı.

 

 Selçuk, bu eğitimlerin denizcilik alanında işi öğrenmenin ve deneyim kazanmanın temel araçları olduğunu söyledi. 

 

Ziya Selçuk, protokolün önemine işaret ederken "Ülkenin kalkınmasında çok önemli bir misyon üstlenen denizcilik sektörünün gelişmesine, büyümesine katkı sağlamak istiyoruz. Bunun için de iş birliği içinde hareket ediyoruz ve Türk denizciliğinin dünya denizciliğiyle rekabetini güçlendirmek için gereken hazırlıkları sürdürüyoruz. İş birliğinin, mutabakatla karar almanın, bu şekilde istikrara ve sürdürülebilirliğe kavuşmanın öneminin farkındayız." değerlendirmesini yaptı. 

 

Bakan Selçuk, meslek liselerinin küresel salgın döneminde gösterdikleri performansın inanılmaz kıymetli olduğunu ve tarihi değer taşıdığını belirterek bu başarının dünyada güzel bir örnek olarak kayıtlara geçtiğini sözlerine ekledi. 

 

Hedef odaklı adımlarla "mavi vatan" denizlerde hakimiyeti giderek artırırken siyasi, ekonomik ve ticari faaliyetleri de etkin ve verimli hale getirdiklerini anlatan Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, şöyle konuştu: "Bu başarıların sürdürülebilir olması, her şeyden önce denizcilerimizin, sürekli yenilenen eğitim kurumlarımızda giderek artan yetkinliklerle yetiştirilmesiyle mümkündür. Bu nedenle denizcilik sektörünün ihtiyacı olan eğitimli insan kaynağı yetiştirilmesi için bugün başlattığımız iş birliği son derece önemli. Projemiz kapsamında, ülke genelinde belirlenen 6 mesleki ve teknik anadolu proje okulunda, okul-sektör iş birliğinin güzel bir örneğini başlatıyoruz. Bu liselerimizde güncel mesleki bilgiyle donatılmış, yabancı dil bilen, öz güveni yüksek, kritik kararlar alabilen, mesleğin gerektirdiği psikolojik duyarlılık ve dayanıklılığa sahip gemi insanları yetiştireceğiz. Öyle ki onlar sayesinde denizcilik sektörümüzün geleceğine güvenle bakacağız."

 

Halen 13'ü lisans, 12'si ön lisans düzeyinde eğitim veren YÖK'e bağlı fakülte ve yüksekokullarda 1260'ı güverte, 760'ı makine bölümlerinde olmak üzere yaklaşık 2 bin öğrencinin eğitim aldığını aktaran Karaismailoğlu, denizcilik meslek liselerinde de çok sayıda öğrencinin emin adımlarla sektördeki kariyerlerine doğru ilerlediğine dikkati çekti.

 

Bakan Karaismailoğlu, bugün imzalanan protokolle Millî Eğitim Bakanlığına bağlı denizcilik eğitimi veren meslek liselerinde uygulanan eğitimi, sektörün ihtiyacını da dikkate alıp daha verimli ve çağa uygun bir şekilde planlayacaklarına işaret ederek şunları söyledi: "Bakanlığımızca yeterlik belgesi için akreditasyonu yapılan meslek liselerimizi, kalite standartları sistemi yoluyla iki bakanlık olarak sürekli izleyecek ve periyodik olarak değerlendireceğiz. Bu okulların denizci eğitimci ihtiyaçları, liman başkanlıklarımızdaki denizcilik kökenli insan kaynağımızdan karşılanacak. Millî Eğitim Bakanlığımızın öğretmenlerimize sunacağı hizmet içi eğitimlere Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı personelimiz vasıtasıyla destek vereceğiz." 

 

Millî Eğitim Bakanlığı ile proje okullarına sürekli olarak eğitim materyali sağlayacaklarını, atölye ve laboratuvarların geliştirilmesi için ayni destekler sunacaklarını anlatan Karaismailoğlu, "Bu okullardan yetişecek genç denizcilerimize mezun olduklarında, uluslararası denizcilik firmalarında da staj ve istihdam yollarını açacağız." ifadesini kullandı.

 

Bu okullardan yetişecek Türk gemi insanlarının, küresel arenada ülkeyi başarıyla temsil edeceğini, yabancı bayraklı ve sahipli gemilerde de aranılan iş gücü haline geleceğini belirten Karaismailoğlu, "Bugünden, Türk gemi insanlarının istihdam edilecekleri ülkeler arasına Danimarka ve Hong Kong'u da ekledik. Kısa zaman içinde bu ülkelerin sayılarını artıracağız." dedi.

 

Karaismailoğlu, Türkiye'nin hemen her alanda bir dönüşümün ve fırsatların eşiğinde olduğunun altını çizerek "Kalbinde bulunduğumuz Avrupa, Asya ve Afrika üçgeni giderek güç kazanıyor ve dünya ekonomisinde ağırlığını artırıyor. Coğrafi avantajlarımızı kazanıma dönüştürecek adımları bir an önce atmak için büyük bir gayret içindeyiz." değerlendirmesinde bulundu.

 

Türkiye'nin yakın gelecekte teknolojisiyle, insan gücü ve deneyimiyle "marka ülke" olacağına vurgu yapan Karaismailoğlu, "Bu nedenle üniversitelerimizle, liselerimizle, eğitimcilerimizle, özel sektörümüzle el ele vermemiz büyük bir önem taşıyor. Bugün olduğu gibi anlamlı iş birlikleriyle gençlere bu güveni biz vermeli, onlara ilham kaynağı olmalı ve liderlik etmeliyiz. Hayal kurmaktan korkmamalarını, hayallerin sınırları olmadığını göstermeliyiz." diye konuştu.

 

Konuşmaların ardından Karaismailoğlu ve Selçuk, "Denizcilik Eğitimi Veren Ortaöğretim Kurum/Kuruluşlarına Yönelik İşbirliği Protokolü"nü imzaladı.

 

Protokol, denizcilik alanına yönelik eğitim veren kurum/kuruluşların STCW Sözleşmesi gereği izlenmesi ve değerlendirilmesi ile denizcilik sektörünün ihtiyaç duyduğu nitelikli iş gücünün yetiştirilmesi amacıyla hazırlandı. Bu kapsamda, Türkiye'de ofisi bulunan Gemiadamı İstihdam Ofisleri ile proje okullar arasında koordinasyon ve iş birliği sağlanacak. Belirlenen okullar, özel program ve proje uygulayan eğitim kurumları kapsamına alınacak. Bu okullarda uygulanan öğretim programları ve eğitim materyalleri yabancı dil ağırlıklı olarak güncellenecek. 

 

Okulların atölye ve laboratuvarları donatılacak. Mesleki derslerde ihtiyaç olması halinde liman başkanlığı bünyesinde görev yapan denizcilik eğitimi almış personel vasıtasıyla desteklenecek. 

 

Öğrencilere işletmelerde mesleki eğitimi ve staj yapmaları konusunda destek olunacak. Alan öğretmenlerine teorik, iş başında, uzaktan hizmet içi eğitim düzenlenecek. Okulların alan ile ilgili ulusal ve uluslararası projelerine destek sağlanacak. Öğrencilerin liman ve gemi ziyaretleri yapmaları sağlanacak.